Merhaba ve Hoş Geldiniz!

Yeni köşemiz Herşey Dahil'iye ile karşınızdayız! Bu köşe, tıbbın sınırlarını aşıp, sanat, edebiyat ve felsefe gibi insanlığın diğer büyük alanlarıyla buluştuğu bir köprü olacak. Amacımız, tıbbı yalnızca bilimsel bir disiplin olarak değil, aynı zamanda insan ruhuna dokunan bir sanatı, bir yaşam felsefesini de içine alan bir perspektiften ele almak.

Her bir doktorun ve hastanın hayatı aslında büyük bir tiyatro sahnesidir. Bu sahnede her gün birçok farklı hikâye yaşanır: kimi zaman acının en derin noktalarında, kimi zaman umut dolu iyileşme anlarında buluruz kendimizi. Biz bu köşede, yalnızca bilimin ışığında ilerleyen bir yolculuk değil, aynı zamanda edebiyatın, sanatın ve felsefenin kattığı derinliklerle zenginleşen bir bakış açısı sunacağız.

İnsanlık tarihine baktığımızda, sanatın, edebiyatın ve felsefenin tıpla nasıl iç içe olduğunu görebiliriz. Leonardo da Vinci’nin anatomi çizimlerinden, Albert Camus’nün Veba romanına, Van Gogh’un ruhsal sağlığı üzerine yazılan mektuplardan, büyük filozofların yaşam ve ölüm üzerine düşüncelerine kadar sayısız örnek var. İşte bu köşe de tıbbın yanı sıra bu alanlardan ilham alarak, bizi daha derin düşünmeye ve anlamaya yönlendirecek.

Herşey Dahil'iye yalnızca bir yazı köşesi değil, aynı zamanda vaka örneklerini tiyatral bir anlatımla paylaşacağımız, doktor ve hasta deneyimlerini sanatın bir parçası haline getireceğimiz bir alan olacak. Bazen bir şiir, bazen bir resim, bazen de bir vaka sunumu bu yolculuğun bir parçası olacak. Hep birlikte, tıbbın sanatla, edebiyatla ve felsefeyle nasıl buluştuğunu keşfedeceğiz.

Bu köşe hem meslektaşlarımıza hem de tıbbın ötesine geçmek isteyen tüm okurlarımıza hitap edecek. Yeni içeriklerimizi sabırsızlıkla bekleyin ve Herşey Dahil'iye yolculuğuna katılın!

Sevgiyle ve sanatla kalın, Herşey Dahil'iye Ekibi